Yaşadığımız dijital çağda kağıt, kalemin yerini alan tasarım programları ve grafik tablet gibi araçlar benim de vazgeçilmezlerim arasında. Örn Photoshop‘ da çektiğim fotoğrafların renk ayarını yaparken aynı zamanda fotoğraflardan kolajlar ve fotomanipülasyon gibi düzenlemeler yapabiliyorum. Veya Muse programında web sitesi için layout hazırladıktan sonra arayüz ve bağlantılarını kod yazmayı bilmesem bile yapabiliyorum. Aslında programların birerer araç olduğu ve bu araçların fikirlerimizi aktarırken bu araçları iyi derecede kullanmamız gerektiğini hepimiz biliyoruz. Ancak tasarım programlarını ileri seviyede kullanmak için neler yapmak gerekir diye sorarsanız. Size biraz programlarla olan geçmişimden söz edeyim;

Aslında Photoshop ile tanışmam biraz uzun zaman oldu ilk gördüğüm Photoshop versiyonu 3.0 versiyonu. Şimdi bildiğiniz Photoshop’dan çok daha az sayıda araç üst menü ve panele sahip olan bu versiyonda daha lise yıllarında çektiğim fotoğrafları düzenlemek için kullanmaya çalıştım.

Hatırlıyorum da O yıllarda değerli hocalarımızın bile hayretler içinde baktığı Photoshop‘un menülerini kurcalayarak, araçları ardı ardına kullanarak deneme yanılma yöntemiyle çözmeye çalışıyordum. En sevdiğim uygulama da fiziki olarak yaptığım kolajları dijital ortama taşımaktı. Yıllar geçtikçe Photoshop geliştikçe fiziki olarak yaptığım suluboya, kuruboya, kömür kalemi ile eskizler vb. pek çok deneyimi bilgisayarım ve Photoshop sayesinde yapmaya başladım. Üniversite ile birlikte profesyonel bir şekilde photoshop kullanmaya başladım. Çünkü artık fikirlerimi canlandırırken ne istediğim çok daha netti. Eğitimime devam ettikçe sanki Photoshop’da bana özel tasarlanan bir program gibi hissediyordum. Gün geçtikçe Photoshop‘u daha hızlı ve yaratıcılığımı arttıran bir program yani bir araç ılarak kullanmaya devam ediyorum.

Üniversite yıllarında tanıştığım Illustrator programı tasarımcı olma yolunda ilerlerken hayatımı değiştiren bir araç oldu. Illustrator‘u tanımadan öncede kağıt, kalem ve boyalarımla illüstrasyon çalışmaları yapıyordum ancak Illustrator ile farklı bir seviyeye taşıdım. Sizlere tavsiyem; bu tasarım programlarını kullanırken bildiğim bir şey var ki bu programları geliştirenler biz tasarımcıların tüm ihtiyaçlarına ve alışkanlıklarına göre tasarlıyorlar. Demek ki programları öğrenmenin ve ileri seviye kullanmanın zor bir yanı yok, sadece pratik yapmak kalıyor.

Görüyorum ki sizler yani dijital kuşak tasarımcıları, benim  kuşağım gibi tasarım programlarını öğrenirken yıllarını vermek zorunda değil. Bizler programları deneme yanılma yöntemiyle öürendik çünkü hocalarımız da bu programları bilmiyorlardı. Sizler bu açıdan çok şanslısınız çünkü  size yol gösteren tasarımcılar var. Hepinize başarılar.

Özge Mardi Bayar
Atölye İzmir Kurucusu /Akademisyen

Leave a Reply