Felsefe tarihi boyunca güzellik problemi filozofların çoğunu ilgilendirmiştir. Biz hoşumuza giden bir manzara karşısında ya da dinlediğimiz bir müzik karşısında yalnız haz almakla kalmaz, aynı zamanda yaşadığımız estetik durumu bir değer yargısı ile ifade ederiz.

Güzel bir manzara, güzel bir müzik gibi. O halde güzel ya da güzellik estetik olayın ayrılmaz bir parçasıdır. Buna göre güzellik nedir? Bu soru bizi güzellik felsefesinin varlığına götürür ve estetik sorunlar arasında ilk sorulan soru olur.

Güzelliğin bir felsefe sorunu olması Platon ile başlar. Platon’a göre güzellik bir ideadır ve idea olduğu için de zaman ve mekan dışı mutlak varlıktır. Böyle bir güzelliğe Platon “kendiliğinden güzel” adını verir. Platon için yaşadığımız varlık alanı eksik ve kusurludur. İdea dünyasına ait olan güzellik, sanat eserinde bir görüntü kazanır.

Sanat, güzellik ideasından ne kadar pay alırsa o kadar güzel olur.
Aristoteles’e göre güzellik bir ahenk, orantı ve düzendir. Bu nedenle orantıdan yoksun olan hiçbir şey güzel olamaz. Buradan anlaşılacağı gibi Aristoteles güzelliği matematik olarak açıklamıştır. Eski Yunan’da ortaya atılan, bütün güzellikleri açıklayıcı bir formül olarak düşünülen ” altın oran ” düşüncesi özellikle Rönesans’ta ve sonrasında tekrar ön plana çıkar. Düşünürler bir biçimi oluşturan parçaların oranının bir güzellik tılsımı olarak kendi içinde bulunduğunu düşünmüşler ve bu oranı bulmak için yüzyıllar boyu doğada ve sanatta biçim araştırması yapmışlardır.

Güzelliğin metafizik anlamda ele alınması İlkçağla başlamış, daha sonra günümüze kadar devam etmiştir.

Örneğin, Hegel’e göre, güzellik mutlak ruhun nesnelere yansımasıdır. Schopenhauer’e, göre güzellik mutlak iradenin kendisini dışlaştırmasıdır.

Çağdaş felsefede de, örneğin N. Hartman’a göre tinin maddede kendini göstermesidir.

Estetiğin kurucusu Baumgarten’e göre güzellik duyumsal bilginin mükemmelliğidir. Benedetto Croce’a göre ise güzellik, mutluluk veren bir biçimleniştir.

Güzellik ve Doğruluk

Kant’a göre doğruluk bilgi ile ilgilidir.Doğruluk önermenin nesnesine uygunluğudur.Akla dayalıdır.Kavrama ve soyutlama ile elde edilir.Güzellik ise insanın beğeni duygusu ve nesnelerin görünüşü ile ilgilidir.

Güzellik-İyi -Hoş
Kant’ göre iyi eylemle ilgilidir.İyi ahlak yasasına göre eylemektir. Yani iyi bir yasaya bağlıdır.Güzellik ise insanın beğeni duygusu ile ilgilidir.Güzelliğin dayandığı bir yasa yoktur.

Güzellik ve Yüce:
Kant’a göre güzellik sınırlı ve ölçülüdür.Yücede ise sınırsızlık ve ölçüsüzlük vardır.Yücede saygı ve hayranlık , şaşma vardır.Yüce karşısında içimiz şükür duygusu ile ezilir.Güzellik hoşnutluk bırakır.

Görüldüğü gibi filozoflar güzel hakkında farklı yorumlar yapmışlardır. Ancak, hepsinin ortak noktası, güzelin insanı olumlu etkileyen bir değer olarak görülmesidir.

Hatice Sever
Atölye İzmir Resim Eğitmeni

 

Leave a Reply